İklim krizi ve beslenme

Dünya iklim krizi ile çalkalanıyor. Guardian’da birkaç gün önce yayımlanan haberde dünyanın en seçkin iklim bilimcilerinden biri olan Prof. Michael Mann, küresel ısınmanın etkilerinin artık gerçek zamanlı olarak ortaya çıktığını açıkladı.

TIKLAYIN: Etsiz yaşam 101

İklim krizinin birçok sebebi var, birçok da çözümü. Bu çözümler arasında sürdürülebilir enerji ve gıda üretimi, tüketim çılgınlığının kontrol altına alınması, plastik kullanımı azaltmak gibi seçenekler var.

İklim meselesine baktığımızda elimizden ne gelir? Sadece yediklerimizi değiştirerek, sürdürülebilir gıdaya geçerek ne kadar büyük etki bıraktığımızı incelemeden önce hayvansal yiyerek nasıl bir yıkıma yol açtığımıza bakalım.

Science’ta yayınlanan, beslenme ve iklim krizi arasındaki bağı anlatan en kapsamlı çalışmalardan biri olan 1 Haziran 2018 tarihli rapora göre:

Günlük kalorimizin %18’ini oluşturan proteinin %37’sini almak için:

Toprakların %83’ünü kullanıyoruz.
Sera gazı salımının %58’ini;
Su kirliliğinin %57’sini;
Hava kirliliğinin %56’sını;
Temiz su kıtlığının %33’ünü oluşturuyoruz.

Evet, tüm bunları hayvansal yediğimiz için oluşuyor. Hayvansal yemeyerek bu yıkımın önüne geçebiliyoruz. Elbette bireysel hareketler yanında politikaların da yapılandırılması gerekiyor.

Bu yazı dizisinde iklim krizi ve beslenme ilişkisini ele almaya çalışacağım. Bitkisel beslenmeyi nasıl uygulamamız gerektiğine dair bir beslenme ve diyet uzmanı ve araştırmacı olarak ele alacağım.

Şunları da takip edebilirsiniz:

• Açık Radyo’da hazırlayıp sunduğum, her çarşamba 14.00’da yayınlanan Vegan Sağlık adlı programda vegan beslenme ve vegan yaşam hakkında bilimsel ve pratik bilgiler veriyorum, ilham verici konuklar davet ediyorum.
• vegandiyetisyen.com sitesinde vegan beslenme ve vegan yaşama dair paylaşımlar yapıyorum.
• Ajanimo’da Vegan Beslenmeye Giriş yazı dizisine başlıyoruz.